Yazmak için bir bahane gerekiyordu. Yazmak istiyorum yalnızca. Anlatmak, işin bahanesi…
Mutluluk için de bahaneye ihtiyaç var üzülmek için de. Korkmak, şaşırmak, gülmek, ağlamak, konuşmak, susmak, yürümek, gitmek ve kalmak ve özlemek, uyumak ve uyanmak, umut etmek ve umutsuzluk... Beklemek için de bahaneye ihtiyaç duyar insan, harekete geçmek için de. Vaktinin gelmesinin de vardır bahanesi, vaktin de vardır bir bahanesi. Kazanın da kaderin de bir bahanesi var. Yaşatmanın da yaşamanın da bir bahanesi var, “-Bugün de ölmedik çok şükür!” değildir yalnızca yaşamanın bahanesi, uğruna uyandığın sabahların ölmemekten öte bahaneleri vardır. Gün gelip ecel kapıyı çaldığında ölmek için de bahanen olmalı, inandıramazsın kimseyi yalnızca ecelinin dolduğuna, arayıp bulacaksın ölmek bahaneni. “-Doğduğu için öldü!” den öte bahane…
Comments